Biz Cimcirik & Ben Röportaj

Babalar sonradan anlar…

IMG_3183

Arada birbirimizi fena yesek de aşık olduğum bir adamla evliyim. Ve evet, lohusayken gözüm sadece Irmak’ı görüyordu. Hani “doğurduğum an kocama bir kez aşık oldum” diyen annelerden değilim.

Fakat şimdi, onları oynarken görünce aşkım kabarıyor. Hem de öyle böyle değil. Hatta itiraf ediyorum, Arkın’a ilk aşık olduğumda kullandığı parfümü alması için ne zamandır ısrar ediyordum. Aldı nihayet. Son dönemlerde “söylenen” bir eş olsam da, o parfümü sıkıyorum. Bu sabah öyle yaptım mesela. Çünkü bu içime döndüğüm dönemde, bana çok yardımcı oldu. Parfüm ona kızdığım zaman da işe yarıyor. Çok mu sinirliyim, çok mu kırgınım. Bu parfümü sıkıyor ve rahatlıyorum. Komik bir çözüm ama bende işe yarıyor.

Bazı şeyleri yüz yüze konuşamıyoruz. Bu soruları mesela ona yüz yüze sorsam güler, kaçamak cevaplar verirdi. Ben de mail attım. Şaşırtıcı bir şekilde bir saat içinde bana döndü. Daha çok soru var aklımda. Fakat şimdiden korkutmak istemedim. Şimdilik bu kadar sorabildim. Devamı pek yakında… 🙂

Irmak büyüdükçe geleceğe dair ne hissediyorsun? Kaygıların var mı?

Olmaz olur mu? Serinkanlı davranmaya ve düşünmeye çalışsam da hep ileride bağımsız bir birey haline nasıl dönüşeceğine, bu süreçte neler yaşayacağına dair hep sorular var kafamda. Biliyorum bunun bir kısmı da bizde bitiyor. Bunu oluşturmasına yardımcı olacak, birçok yerde yönlendirecek olan bizleriz. Ama bunu özgür kılarak özgür düşündürerek yapmak gerçekten can alıcı noktası. Olacağına varır işler gibi düşünmemek lazım ama bir yandan da fazla sıkmadan yapabilmek çetrefilli bir durum.

Doğru söyle. İlk kucağına aldığınla şimdiki hislerin arasında fark var mı? Varsa nedir?

İlk kucağıma aldığımda hislerim oluşmamıştı tam olarak. Babalar sonradan anlar baba olduğunu lafı çok doğru bence. Şimdi çok daha yoğun hisler besliyorum. Hissiyatlarım: Daha korumacı, daha sevgi dolu ama bir yandan da daha disiplinci olmak.

En çok ne oynamayı seviyorsun?

Puzzle yapmayı, lego oynamayı.

Anne olduktan sonra karında ne gibi değişimler gözlemledin?

Bir insanı nasıl böyle içine sokarak sevebildiğini gördüm. Kızımıza nasıl iyi bir anne olduğunu gördüm. Başlarda beni çok aksatsa da bunun farkına varıp aile kavramı içine oturttuğunu gördüm. (Yani seni ihmal ettiğimi söylemeden duramadın canım değil mi? Bana cevap hakkı doğdu, bilgine sunarım… 🙂 )

Baba “aşık oldum” dediğinde ne yapacaksın?

Anlatmasını isteyeceğim. Fazla abartmadan tabii. Bunun çok güzel olduğunu ama aklını da kullanması gerektiğini belirteceğim.  Offf çok sıkıcı bir babayım. (Hayır, değilsin. 🙂 )

Her şeyini anlatabileceği bir baba mı olacaksın yoksa biz anne-kız mı yürüteceğiz çoğu şeyi?

Her şey çok iddialı olur ama olabildiğince çok şeyi anlatmasını isterim.

Büyüdüğünde bana benzemesinden korkuyor musun? Başına buyruk olmasından yani…

Dengeli olmasını istiyorum. Bağlılık hissi olan bir “başına buyruk” olsun isterim. Uçlarda yaşamasın. (Kafama taş geldi mi burada, anlamadım 🙂

Ona en çok ne öğretmeyi seviyorsun?

Matematik. (Evet, çaktırmadan öğretiyor. Toplama tamam. Şimdi çıkarmalara geçmişler…)

Ben yokken nasıl zaman geçiriyorsunuz beraber?

Kitap okuruz, bilim çocuk okuruz, iPad’de Pembe Panter patlatırız. Puzzle, lego ve vazgeçilmezimiz UNO oynarız.

Ona bir şarkı söyle desem, hangisini seçersin?

Çok zor. Bilmiyorum.

(Bunu sordum çünkü daha önce benim için iki kez CD yaptı. Düşünüyor, haklı, pat diye cevap verilecek bir soru değil… Hele ki onun gibi müzik tutkunu biri için…)

Teşekkür ederim canım. Ben nasıl bir anneyim bilmiyorum, ama kızımızın senin gibi bir babası olduğu için çok mutluyum. Birlikte nice güzel günler görürüz umarım…

9 Yorum
  1. emine kanak 8 sene ago
    Reply

    Tek kelimeyle bayildim bu yaziya sizin deyiminizle cimcirik cok sansli sizin gibi bir anne babaya sahip:)
    dikerim istedigi gibi bir hayati 9lur fistigin

    • ManyakAnne 8 sene ago
      Reply

      cok tesekkurler. insallah butun cocukların harika bir hayatı olur

  2. Anonim 8 sene ago
    Reply

    İyi bir ailesiniz!!

    • ManyakAnne 8 sene ago
      Reply

      :))

  3. Devrim Kayar 8 sene ago
    Reply

    Size ne zamandır yazmak istiyordum ama bu yazınızı okuyunca daha fazla ertelemek istemedim. Geçtiğimiz Mayıs ayında eşim, abim ve abimin eşi 4 kişi kısa bir tatile çıkmıştık. Gittiğimiz yer bir sahil kasabası. Akşama doğru kumsala indik yürümek için. Eşimin ve benim aynı anda bir görüntü dikkatimizi çekti, bir bey vardı kumsalda sandalyede oturan, kucağında da kızı ve ellerinde bir uçurtma… Huzur dolu bir görüntüydü, eşimle birbirimize bakıp gülümsedik. O da aynı şeyi düşünmüştü. Bir süre oturduk kumsalda. Kalkarken küçük kızı gördüm, babasının kucağından inmiş , oynuyordu. Birden küçük kızı bir yerden tanıdığımı fark ettim ; sonra babasına baktım, onu da tanıyordum sanki. Sanırım anlamışsınızdır; biz İğneada’ya gitmiştik ve o gördüğüm baba kız Irmak ve Arkın Bey’di. Sizi de aradı gözlerim ama , sanırım baba kız saatine denk gelmiştim; sizi göremedim. Ben sizi uzun zamandır takip ediyorum ve harika bir aileniz olduğunu düşünüyorum ve içini bu kadar samimiyetle açan biri olduğunuz için sizi hep takdir ediyorum. Dışarıdan bir yabancı, Irmak ve babasını birlikte gördüğünde ne hissediyor bilin istedim. Size ve ailenize her zaman birlikte, sağlıklı ve mutlu zamanlar diliyorum.

    Sevgiler

    • ManyakAnne 8 sene ago
      Reply

      Ah harikasınız… Cok duygulandım 🙂 evet ben bir saat izin istemiştim, odadaydım. Yalnız da zaman gecirsinler istemiştim. Harikasınız. Ay cok duygulandımmm

    • ManyakAnne 8 sene ago
      Reply

      Bizim mühendisi bile çok duygulandırdınız. İyi ki varsınız… Keşke tanışsaydık…

  4. Devrim Kayar 8 sene ago
    Reply

    Şebnem Hanım, ben inanıyorum , biz bir şekilde yeniden karşılaşacağız ve bu sefer tanışacağız. Siz de iyi ki varsınız. 🙂

    Sevgiler

    • ManyakAnne 8 sene ago
      Reply

      ❤️❤️❤️

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Devamı

post-image
Biz

Çok içimden geldi…

Yıl 1999, 21 yaşındayım. Sabah Gazetesi’nin Bayan Sabah ekinde köşe yazıyorum. Sunulan fırsata bakar mısınız? (Gerçi herkese sunulmuyordu, kendimi de ezmeyeyim şimdi burada…) Aylarca...
devamı