Biz aslında bu sene parti yapmayız diye konuşuyorduk Arkın’la. Ama neymiş, konuştuğun gibi olmuyormuş. 🙂
Yazın Amerika’ya gideceğimiz için bütçeyi iyi planlamamız gerekiyor neticede. (Bu da ayrı konu. Bütçe bir yana, 12 saat uçacağımızı düşünmemeye çalışıyorum…) Evde küçük bir kutlama yapacaktık Irmak için. Irmak da zaten mutlaka parti isterim demiyordu. Doğum günü akşamı yemeğe gittik, okulda arkadaşlarıyla kutladık. Fakat yine minik bir parti yapmadan duramadık. Yazmıştım daha önce Cadde Playground’da konuşurken akraba çıktığımızı. Hadi dedik o zaman ev yerine burada hep birlikte kutlayalım, bir pasta keselim. Çünkü buranın diğer mekanlardan farkı, sadece mekanı kiralayabilmeniz. Fiyat olarak çok daha uygun oluyor. Sürekli düzenlenen atölyeleri de çok keyifli. Eve çok yakın olduğu için hepsine katılmaya çalışacağız Irmak’la. Begüm’ün emeklerinin karşılığını alacağına inanıyorum…
Star Wars süslemelerini aldım, annem ve kayınvalidem birer çeşit yiyecek yaptı, Cadde Playground’un sahibi Begüm ve annesi de çocuklar ve bizler için birkaç çeşit hazırlık yapınca, imece usulü bir kutlama yapmış olduk. “Büyük konuşmuştum, pastayı ben yaparım” diyordum. E denedim, beceremedim. İstediğim gibi olmadı. O zaman da Ebrunun Tatlı Dünyası‘sın sahibi Ebru Hanım’ın kapısını çaldım. Malum, tema Star Wars idi. O kadar da beğenmiştik ki daha önce yaptıklarını, Göztepe’den Bakırköy’e gittik pastayı almaya, siz düşünün… 🙂 Pasta çeşitlerine Instagram hesabından bakabilirsiniz. Star Wars’u görünce akan sular durdu bizde.
Minik bir gruptuk. Çocuklar fazlasıyla eğlendi. Amaç da bu değil mi zaten? Arkın eve dönerken “Hadi yine allem ettin kallem ettin, parti yaptın” dedi. Cevap veremedim. Haklı. 🙂 Ev büyük olsa, eskisi gibi evde kocaman kutlardık da malum, onca kişiyi toplamam çok zor. Daha önceki evimizde 70 kişi toplandığımız bile olmuştu. Bu evde ne mümkün!
Sabah erkenden gittik Irmak’la ikinci evimiz gibi olan Cadde Playground‘a. Çocuk masasını kendisi hazırladı. Sonra da oyun ablasıyla oyun odasına gitti. Her gelen misafire çok sevindi. “A bana ne getirdin” demeden de duramadı. İnsan nasıl utanıyor böyle bir durumda… Sorma, söyleme desem de çocuk işte tutamıyor kendini…
Sonuç olarak, bir yaşı daha geride bıraktık ailece. Evet, sanırım bizde doğum günü kutlamaları uzun sürüyor. Çünkü sadece doğum günlerimizi kutluyoruz. Diğer özel günlerde tık yok hiçbirimizde. Her ne kadar Arkın “10. evlilik yıl dönümümüzde Amerika’da olacaksınız, poff” dese de aslında “sizi özleyeceğim” demek istediğinin farkındayım. Yoksa, evlilik yıl dönümünde bir şey yapmayı planladığını hiç sanmıyorum. 🙂
Bakalım seneye ne yapacağız? Yeni okul, yeni arkadaşlar. Okulu düşününce bir heyecan basıyor zaten bana… Ama artık sadece heyecanlanıyorum. Karar vermek, okul seçimini yama telaşlarını atlattık çok şükür.
Partiye gelince. Ben susayım, fotoğraflar anlatsın… Bizim cimcirik çoğu fotoğrafta gülmeyi reddetti. “Ama ileride fotoğraflara baktığında neden gülmediğini merak edeceksin” desem de, gülmüyor. Pasta kesilirken müzik çalmasını da istemedi. Klasik… 🙂








Fotoğraf çeken arkadaşlarım vardı. Onlarda daha güzel anlar olduğuna eminim, çünkü ben ancak bu kadarına yetişebildim. Arkın’a sürekli fotoğraf çekmesi için kaş göz yapıyordum ama o bahçeye fırlıyordu erkek erkeğe sohbet için…
Yok biz partiye karşıydık bu yaşta, yok o üflemeyecekti, yok pasta kesmeyecekti. Neye hayır dediysek, yaptık. Bizim evde işler böyle yürüyor demek ki… 🙂
Aaa, bu arada 6 Mart Pazar tüm gün Tekira AVM’deyim. Detaylar burada. Geliyorsunuz değil mi? Gelin de tanışalım artık…