Dakika bir gol bir 🙁 Geçen Perşembe akvaryum ve beş balık aldım Irmak cimciriğine. Çok sevdi. Gittik akvaryumu da balıkları da birlikte seçtik. Yemlerini o veriyor kaç gündür. İsimleri de belli. “Ali, Veli, 49, 50, Can.” Babasıyla koydular!
Bu akşam uzun uzun konuştuk balıklar hakkında. Gece uyumadan önce bir baktı Arkın, balıklardan biri ölmüş! Sıkışmış köşeye kalmış. Irmak’a çaktırmadan çıkardı akvaryumdan. Ancak karar veremedik, söylesek mi, söylemesek mi diye? Söylemesek, sabah uyanınca koşup baktığında birini göremeyince ağlayacaktı. Okula ağlayarak gitmesini istemedim. Aldım yanıma. Anlattım. Yaşlanmış, hasta olmuş, sıkışacağını anlamamış ve ölmüş dedim. Kutuya koyduk, baban götürdü diye devam ettim. (Fazla detaya girmedim, bu şekilde anlattım.) Ağladı tabii.. Üzüldü. Gittik diğerlerine baktık… Bir daha olursa çaktırmadan yenisini alacağım da ilk heves sürekli sayıyordu balıkları. Anlamaması mümkün değil diye saklamadım. Bir de “ama ben herkese 5 balığım var diye anlattım, yanlış oldu şimdi” diye de ağladı. Bunu düşüneceğini hiç tahmin edemedim açıkçası. “Anlatırsın” dedim, “hastalandığını ve gittiğini anlatırsın. Bu çok normal.”
Tabii sonra aklıma bizim akvaryum hikayemiz geldi… Onun yaşındaydım, evimizde büyük bir akvaryum vardı. Bir balık hamileydi ve heyecanla doğurmasını bekliyorduk. Bir gece yarısı annem uyandırdı bizi, doğuruyordu. Babam, 7 yaşındaki abim, 5 yaşındaki ben, annem… Hepimiz akvaryumun başındaydık. Balık doğuruyor, yumurtalar düştükçe diğerleri yiyordu. Dehşetle izliyorduk. Bir yandan da deli gibi ağlıyorduk dördümüz de. Kimse bizi uyarmamıştı bununla ilgili. Sabaha kadar ağladığımızı hatırlıyorum. Meğer doğumhane almak, yumurtaları diğer balıklardan ayırmak gerekiyormuş. İlerleyen günlerde bir balık daha hamile kalınca, aynen öyle yaptık. Hatta bir akvaryum alıp diğer hayvanları oraya taşıdık. Bir süre iki akvaryumumuz vardı. Temkinliydik…Bu olay bende ne iz bıraktı bilmem fakat unutmadığım bir gerçek!
Hem diyorum “neden aldım, hani almayacaktım, hani öyle söylüyordum?”, hem de bir yandan “iyi ki almışım” diyorum. Olsa bir türlü, olmasa başka türlü. Üzüldü ya, ona kahroldum ben de…
İlk fotoğraf Nisan 2019, diğeri ise güncel. Size uzun zamandır bahsettiğim Novakid’in Haziran ayına özel hepimize büyük sürprizi var. Biliyorsunuz, Novakid 4-12 yaş grubu...
Çok cansınız. Sesim çıkmayınca merak ediyorsunuz, soruyorsunuz. Ben de anlatmaya çalışıyorum her şeyi. Bazen de detay veremiyorum işte. Ya da öyle oluyor ki, “neyi...
Bu ara güzel didiştik. Temiz didiştik. Öyle böyle didişmedik… Şikayet etmek için değil, şöyle bir karşılıklı sohbet etmek için yazıyorum. Özledim böyle şeyleri yazmayı…....
Değiştim ben. Evet evet, değiştim. O kadar farklı şeylerden keyif alıyorum ki artık… Bunlardan biri kendime bakmak, diğeri hep farklı yerlere gitmek, her fırsatı...
Irmak’ı etkinliklerle büyüttüm desem yalan olmaz. Araba kullanmadığım zaman ev civarında, kullanmaya başladığımda ise nerede olursa olsun çocuklar için yapılan etkinliklere götürüyordum. Çanta boyama,...