Merhaba sevgili çocuğu 6 yaşından küçük anne. Bana bunu söylediklerinde inanmıyordum fakat şimdi ben de tekrar ediyorum:
“Zaman hızlı geçiyor. Sakın yaş sendromlarına kapılma, kendini mutsuz etme.” O sendromların her birinin tadını çıkar… Irmak bu ayın 24’ünde 6 yaşını bitirecek ve ben buna inanamıyorum.
İki yaş sendromu, bitti derken 3, bitti derken çılgın 4… Yıllar böyle geçiyor. Bir arkadaşım, 6 yaşında duruluyor hepsi demişti. Haklıymış… Tabii aslında durulma nedeni çok basit. İletişim, eskisinden çok daha kolay. Mesela artık beni daha iyi anlıyor, neden hayır dediğimi, neden bazı şeylerde ısrarcı davrandığımı. Ben zaten onu çözdüm. 🙂 Ya da sanırım öyle, tamamen çözmem ne mümkün! Hani huyuna gitme meselesi var ya, gidiyorum. İnatlaşmıyorum. İnatlaşırsak, ortamın gerileceğini biliyorum.
Çok sohbet ediyoruz, çok zaman geçiriyoruz. Çok merak ediyor, çok soru soruyor. Eskiden de böyleydi, bu aralar coştu. Soruları yanıtlamaktan oyun oynayamıyoruz bazen. Araştırıyoruz. Deneyler yapıyoruz… Büyüdüğünün farkında ve çok hoşuna gidiyor. 15 gün tatil boyunca, 24 saat beraberdik. Kuzu gibi takıldık. O artık benim evde yaptıklarıma ses etmiyor. İşim varsa, bekliyor. Ben artık eskisi kadar takılmıyorum bazı şeylere…
Bir restorana gittik geçen gün. Bir şeye sinirlenmiş. Gitti 15 dakika başka masada oturdu. “Şu an sinirliyim sakinleşip geleceğim” dedi. Dediğini yaptı da. Yavaş yavaş katıldı bize sonrasında. (Bunu evde ben yapıyorum 3’ümüz yalnızken. Kimden kaptığı belli. 🙂 )
Okumayı öğrenmesi, büyüme hevesini artırdı. Bana notlar yazmayı çok seviyor. Eskiden “seni seviyorum” diyemezken, utanırken artık daha açık. Herkese karşı sevgisini gösteriyor. Tepkilerini daha iyi dile getiriyor. Gereksiz ağlamalar yok. Ama numaradan ağlamaya devam. Artık o kendini ağlamak için zorlarken, gülmeye başlıyorum “Bakalım ne kadar sürecek yalandan ağlaman” diye. Anında gülüyor o da. Beni kandıramadığının farkında ama ben anladım diye de bozulmuyor.
Arkın’a sarıldığım an yanımıza geliyor. Tahammülü yok buna. Kimi zaman babasını koruyor, kimi zaman beni. Erken ergenlik denen bir şey varsa, ki var, tam da onu yaşıyor. Genç kız havalarında takılıyor. Ama böyle bilmiş olarak değil de, farklı şekilde.
Benim neye ne tepki vereceğimi az çok kestiriyor. Birbirimizin huyuna gidiyoruz. Geçen gün spagetti yerken öyle zorlandı ki, “bırak ellerinle ye” dedim. “Teşekkürler tatlım” diye cevap verince gittim fena mıncıkladım. Bir yandan “ben bebek değilim elle yemem” derken, diğer yandan bayılıyor bunu yapmaya. Bu aralar, kelimelere takık mesela. “Alar mısın, örür müsün” diyor. Ardından da “alar mısın mı yoksa alır mısın” diye soruyor. Doğrusunu öğrenmek için uğraşıyor. Ancak diğer türlü konuşmaktan da vazgeçmiyor. Dün babasına dizinin arkasını göstererek “Dizimin koltuk altını kaşır mısın?” dedi. Gülmekten boğuluyorduk Arkın’la. Kendi de çok güldü, cümleyi kurarken biliyordu bence bir gariplik olduğunu. Kurduğu mantığa da bayıldım bu arada…
Annem söyledi geçen gün, ilkokul öğretmenimin bir sözü varmış: “Çocuğa verirsin verirsin, anlamazsın, sonra birden patlamış mısır gibi açılır” diye. Aynen öyle oluyor. Tüm öğrettiklerim, tüm anlattıklarım, gösterdiklerim şimdi karşıma çıkıyor tek tek. Bunu gururla izlerken, yanlışları gördükçe kendi hatalarımın da farkına varıyorum. Ne kadar saçma şeyler için kendimi kahrettiğimi görüp, kızıyorum. “Keşke”lerden çok “iyi ki” ile başlayan cümleler kuruyorum. Diyeceğim o ki, siz sendromlara kapılmayın. Hiç mi ters davranmıyor, hiç mi tutturmuyor? Bir kıyafet seçimi durumu var ki, ne siz sorun ne ben anlatayım… Tabii ki bunları yapıyor. Tabii ki seneye Eylül’de ilkokula başlayacak diye aklıma neler neler geliyor. Ancak ben onun büyümesini izliyorum ve yalnızca bunu görmek istiyorum. İşte siz de aynen bunu yapın.
Merhaba
Sizinkinden tam bir ay büyük kızım var. Dediğiniz gibi hayat giderek kolaylaşıyor ve daha da keyifli hale geliyor. Neydi o yaş sendromları ve ne kadar gereksizmiş kendimizi yıpratmamız.
Bu arada sizin okul arayışlarınız bize de çok ışık tuttu. Ben de geçen seneden beri kızım için iyi bir ilkokul arıyordum/arıyorum hala. Onlarca okula gittim 🙂 Ama son noktada sanırım biz de KALEV’e karar vermek üzereyiz. Bu hafta son kararımızı vermiş olacağız artık. Belki de sınıf arkadaşı olur kızlarımız, kimbilir 🙂
Sevgiler, selamlar…
Merhaba :)))) Biz de bu ay kayıt yaptırıyoruz… Hatta önümüzdeki hafta. Evet belki aynı sınıfta olurlar 🙂
Biz kaydolduk, rehberlik görüşmemizi de yaptık. sevinçliyiz hepimiz, yaşasın okulumuz 🙂
Eylül’de görüşmek üzere…
aaa süperrrr
hayırlı olsun
Merhaba 4.5 yaşında bir kızım var. Tam da dediğiniz gibi o sendromları dolu dolu yaşıyoruz. Bazen çok bunalıyorum. Ama yazınızı okumak içime su serpti. Y yaşını sabırsızlıkla bekliyorum.