Seddülbahir’de kargonun ulaşmadığı bir yerdeyiz, bu nedenle Pakolino kutusu için Arkın’ın gelmesini bekledik. Çarşamba akşamı kutuyu da kapmış getirmiş.
Zaten ben bavul yapma konusunda pek becerikli değilim, mutlaka bir şey unuturum ancak oyuncaklar ve etkinliklerde bir eksik olmaz hiç. Geçen Haziran’da Amerika’ya götürdüklerimi düşünüce kendime inanamıyorum. Ben sığdıramazsam Arkın yetiştiriyor arkadan… Oyuncak alıyorum, şapka unutuyorum, oyuncağı koyuyorum kremleri unutuyorum. O oyuncaklar her şeyden önde giriyor bavula!
Dün yaptığımız Ağustos kutusunun konusu: Kampa Gidiyoruz. Gerçekten de tam kamplık. Ayrıca bol sticker olduğu için de çocuklar pek keyif alıyor. En azından bizim için öyle oldu, bir sticker canavarı doğurduğum için. 🙂
Pakolino aktivite kutusundaki ilk paket “Kamp Feneri.” Hem yapımı kolay hem de çok keyifli. Mesela biz gündüz yaptık, banyoya koştu karanlıkta görmek için. İstediği karanlığı bulamayınca da geceyi bekledi. Gece önlü arkalı dolaştık bahçede. (Elinde feneri dahi olsa, karanlıkta korktuğu için ben de eşlik ettim.)
İkinci paketten “Balık Tutmaca” çıktı ki, işte onu elinden bırakmıyor dünden bu yana. Sık sık balık tutmaya giden babanın kızı olarak da şaşırmıyorum bu duruma: 🙂 Biz çok keyif aldık yaparken. Balıkları hazırladık, demirlerini taktık, mıknatıslı oltayı yaptık, başladık balık tutmaya. Baktım eğleniyor, gittim bir kap aldım içini suyla doldurdum, “al dedim böyle tut balığını.” Ona göre hepsi hamsi imiş, en çok hamsi seviyormuş çünkü.
Son paket ise “Renkli Domino.” Daha önce yazmıştım, biz 4 buçuk yaşındayken öğrettik Domino oynamayı. Gerçek taşlarla öğrettik, zaman zaman da resimlilerini aldık. Pakolino Agustos kutusundan çıkanın farkı, kendisinin yapıyor olması tabii ki. Aynen gösterildiği gibi dizdik, stickerları çıkardık. “Hadi bakalım sıra sende baka baka yapıştır” dedim. Çekildim kenara. Baktım bir süre sonra yavaşladı, yeniden başladım yardıma. Yalnız şunu fark ettim, demek sticker yapıştırmayı ben de çok seviyormuşum. Hele böyle milimetrik yapmak gerekince, insan başka her şeyi unutuyor, kendini kaptırıyor.
Neyse, bitirdikten sonra oynadık da. Sahile götürmek istedi, ben caz yaptım. Çünkü ne zaman bir şey götürsek kayboluyor. Sonra ağlaması, tesellisi derken yok yere sinirler bozuluyor. En güzeli, evde oynamak. Dünden bu yana elinde Domino torbası evde herkese “hadi oynayalım” diyor. Mesela şu anda Arkın avlandı. Başladılar oynamaya… Annemler, kayınvalidemler, hep beraberiz burada. Bizi de oynarken gördükçe “Hadi hadi siz çocuğa mı aldınız kendinize mi” diyorlar sürekli. Sanki kendileri dün balık tutmamış gibi. 🙂
Bu arada benim Pakolino indirimim devam ediyor. Bu linke tıklarsanız, ilk kutuyu alınca geçmiş zamanlardan bir kutu daha hediye geliyor (39 TL) ve ayrıca 3 ve 12 aylık üyeliklerde şişme bukalemun hediyesi var. (Ağustos ayı içinde. Bukalemunu şişirdik, her gün denize götürüyoruz. Hata Çanakkale rüzgarından uçmasın diye ip bağlamışlığımız da var… ) Bu linkte ise 40 TL indiriminiz var. İlk kutu 19 TL ve diğer üyeliklerde indirim söz konusu. Linkte göreceksiniz zaten. Söylemeden edemedim yine.
Şebnem hanım merhaba,
Vermiş olduğunuz linklere tıklayınca hata veriyor, açılmıyor