Bu köşe yaz köşesi, bu köşe kız köşesi ortada Şebnem köşesi…
Hiçbir zaman küçük çanta ile dışarı çıkamam. Genelde sırt çantası kullanırım. Bu yüzden de içini rahat rahat doldururum. Yaz başından bu yana bir yere giderken yanımdan ayırmadıklarım:
- Irmak’a da bana da yedek tişört – e çok sıcak çünkü. Hatta ona yedek şort da alıyorum.
- Ev anahtarı
- Araba anahtarı
- Cüzdan
- Makyaj çantası
- Mini parfüm
- İkimize de birer güneş gözlüğü
- Kuru ve ıslak mendil
- Şarj aleti
- Ajandam – kalem kutum
Şimdi. Ya şimdi? 😊
Malum. Kırdım bileği oturuyorum evde, dört hafta daha böyle oturacağım. O da en iyi ihtimalle. Salondaki bizim minik L koltuğu bana özel köşe hazırladık.
Yanımdakiler
- Telefon (Onsuz mümkün mü?)
- Bilgisayar (E iş de yapmak lazım…)
- Kitap (Hem Aeden hem de Shantaram)
- Şarj aletleri (Zaten teknoloji sayesinde kablo bağımlısı olduk.)
- TV kumandası (Sen misin televizyon sevmiyorum diye. Sıkıntıdan onu bile açıyorsun.)
- Klima kumandası (Bu sıcaklar başka türlü çekilmez)
- Apple TV kumandası (Yaşasın filmler)
- Kuru mendil ya da kağıt havlu
- Islak mendil (Evde genelde Johnsons Baby Islak Mendil kullanıyoruz. Alışverişe baba kız gittikleri için, bazı alınacaklar Irmak’ın kontrolünde. Islak mendil, şampuanlar, yoğurt, peynir. Evet, benim şampuanı da o alıyor çünkü biliyor cimcirik ne kullandığımı. Onun sevdiği, yediği markalar alınıyor .) E sürekli kalkamıyorum, ayağımı sarkıtınca çok ağrı yaptığı için mümkün olduğu kadar kalkmamaya özen gösteriyorum. Islak mendilsiz bir hiçim resmen. El yüz silmenin yanı sıra, alçıdan koltuğa bulaşan boyalar için de çözüm oluyor.
- Not defteri ve kalem (Sürekli aklıma bir şeyler geliyor, not ediyorum. Ve benim ciddi kalem takıntım vardır. Kalem almaya, yeni kalemle yazmaya bayılırım.)
- Ev telefonu (Babam yıllardır ısrarla oradan arıyor, açmayınca kızıyor… Bu nedenle o da muhakkak yanımda duruyor.)
- Tahta kalemi (Alçıma en iyi onlarla yazılıyor)
- Yedek tişört (İlle terlemeye gerek yok, sıkıntıdan da değiştiğim oluyor)
- Ağırlıklar. (Geçen gün paylaşmıştım Instagram‘da. Yattığım yerde kilo almamak için bazı hareketler yapıyorum bacağımı oynatmadan)
Öyle işte, burası benim köşem oldu. Ev anahtarı bende değil, araba anahtarı bende değil. Cüzdan yanımda dursa ne olacak? Hem durmasın, dışarı çıkamıyorum ama online alışveriş yaparım. Kartım uzak olsun benden. Tanıyorum kendimi, dayanamam alırım çünkü. Hatta geçen gün nevresim takımı aldım, siz düşünün artık. O kart benden uzak olmalı! Arkın dalga geçiyor zaten benimle ayakkabılarının sağ tekleri eskiyecek sollar yeni kalacak diye…
Bakalım ilerleyen günlerde neler eklenecek benim yanımdakilere? Hava serin olsa sabaha kadar örgü örerim, sülalenin kazak ihtiyacını gideririm de sıcakta yün tutmaya dayanamıyorum. Gerçi yeni penye çanta ipleri gelmiş dükkana. Onlardan alayım bari, yoksa annem kızar 🙂
Sizce ne ekleyeyim köşeme başka?
Geçen hafta #saçalımdökelim pikniğine davetliydik. Gidemedik haliyle. Ancak göründüğü gibi saçıp dökmek için çocuk olmaya ya da ille de dışarı çıkmaya gerek yok… Tek başıma oturduğum yerde gayet güzel dağıtabiliyorum…
Şebnemciğim Merhaba;
Sosyal medya hesaplarım kapalı kullanmıyorum. O nedenle bloğundaki yazıyı daha yeni okudum. Çok geçmiş olsun. bir an önce sağlığına kavuşmanı dilerim.
Seygiler.