Dün, yani 4 Ocak Cumartesi günü, posta kutuma düşen “viral salgın” bültenini noktasına virgülüne dokunmadan buraya koymak istedim. Umarım çocuklarımız başta olmak üzere, hepimizden uzak durur salgın. Ama oldu ki başımıza geldi, bilgilenmek gerek…
Yılın İlk Viral Salgını Hakkında Genel Bilgilendirme
2013 yılının son haftalarında kendini gösteren ve 2014 yılı başında hastanelerin tıklım tıklım dolmasına neden olan soğuk algınlığı benzeri bir çeşit üst solunum yolu enfeksiyonu, Türkiye genelinde yaygınlaştı.
Muhtemelen viral kaynaklı olduğu düşünülen bu hastalık insanda başlangıçta halsizlik ve yorgunluk hissi yaratıyor. Sinsice gelişen bu hastalık, zaman içinde ateş ve vücut genelinde yaygın ağrı ve kırgınlık olarak hissediliyor. Başağrısı, öksürük ve burun tıkanıklığı/akıntısı diğer belirtilerdir. Hasta kişi kendini güçsüz hissettiğinden günlük işlerini bile yapamayacak duruma geliyor. Ateş başlangıç döneminde olmadığı için, hastalar tarafından ilaç kullanmanın gerekli olmadığı düşünülse de, saglikdanisma.NET editörü Aile Hekimi Dr. Fatih Hakan ÇAM, hastalığın ilaç kullanmadan daha ağır geçeceğini belirtti.
Çalışanlar Daha Çok Etkileniyor
Ateş, hastalık ortaya çıktıktan çok daha sonra yükselmeye başladığından hastalar ateşleri yükselene kadar kendilerini hasta kabul etmemekteler. Basit bir yorgunluk olarak hissettikleri bu viral hastalık zamanla tüm vücutta etki göstererek özellikle aktif çalışmakta olan bireylerde iş ve güç kaybına neden olmaktadır.
Hastalık viral kaynaklı olduğundan, bir an önce iyileşmek için tedavinin yanında mutlaka istirahat etmek gerekir. Buna rağmen çalışmaya devam etmek hastalığın iyileşme sürecini uzatacaktır. Hastalık sürecinde de çalışandan yeterli verim alınamayacaktır.
Erken Tedavi İçin Yapılması Gerekenler
Halsizlik ve kırgınlık hissedilmeye başlandığı anda hasta olabileceğiniz şüphesi bu aralaraklınızda olsun. Çünkü ertesi gün yatağınızdan kalkmak istemeyebilirsiniz. Eğer şikayetleriniz artacak olursa mümkün olduğunca erken aile hekiminize başvurmalısınız. Her ne kadar ilaç kullanmaya gerek görmeseniz de ilaçlar iyileşme sürecinizi hızlandırmak için faydalı olacaktır.
Antibiyotik Kullanımı ???
Bu hastalıkta çoğu hekim antibiyotik kullanımını önermese de tecrübesine göre bazı hekimler antibiyotik reçeteleyebilirler. Bu tamamen hekimin sorumlu olduğu bölgede karşılaştığı vakalardan elde ettiği tecrübeye göre oluşan öngörüsü neticesinde, hastalığın antibiyotik kullanımını gerektirecek farklı bir bakteriyel enfeksiyona dönebileceğiendişesinden kaynaklanmaktadır.
Karşılaşılan çoğu hastaya, önceden antibiyotik başlanmasa bile zaman içine yükselen veateş düşürücülere cevap vermeyen ateş nedeniyle tedavilerine sonradan antibiyotik eklenme ihtiyacı duyulmuştur.
Tedaviye Ek Olarak
Hem tedaviye ek olarak hem de hastalığa yakalanmamak için bir takım tavsiyelerimiz olacaktır:
· Bu soğuk kış aylarında giyinmeye dikkat etmek gerekir. Dışarıya çıkıldığında mümkünse atkı ve bere kullanılmalıdır.
· Eğer ayrıca yetişmesi gereken bir işiniz yoksa veya fırsatını bulduysanız dinlenmek için kendinize vakit ayırın. Sosyal faaliyetlerinizi bu dönemde biraz erteleyebilirsiniz.
· Bol sıvı tüketin. Bu sizin zinde kalmanızı ve kaybettiğiniz su miktarını tamamlayarak vücuttaki su açığınızı kapatacaktır. Direncinizi arttıracaktır.
· Beslenmenize dikkat edin. Öğün atlamayın ve bol bol meyve yiğin.
· Uyku düzeninize dikkat edin. Uykusuz kalmayın.
Mevsimsel soğuklar ve küresel ısınma nedeniyle oluşan ani hava değişikleri nedeniyle kırılan bağışıklık sistemimizin her an bu tür viral enfeksiyonla açık olduğunu unutmayın. Sağlıklı bireyler bu hastalık dönemini ayakta atlatabilseler de kronik hastalığı olanlar, yaşlılar ve henüz bağışıklık sistemi tam gelişmemiş çocuklarımız sıkı bir bakıma ve tedaviye ihtiyaç gösterebilir.
Hastalık Uzun Sürüyor
Hastalık ister viral ister bakteriyal olsun, aile hekiminizi durumunuz hakkında mutlaka bilgilendirin. Gerekli gördüğü tedaviye mutlaka uyun. Tedavi sonunda tam iyileşmediğinizi düşünüyorsanız yeniden kontrole gidin. Size biraz abartı gelebilir ancak bir kür daha tedavi kullanmanız gerekebilir.
Bir haftalık tedavi neticesinde halsizlik, yorgunluk ve baş ağrısı geçmeyen çoğu hastaya tedavilerine devam etmeleri için yeniden reçete düzenlenmiştir. Hastalık virüsün çeşidinden veya hastanın ilaçları ihmal etmesinden dolayı uzayabiliyor. Dolayısıyla hasta tedavi üstüne tedavi görmek durumunda kalıyor.
Öksürük Uzun Sürüyor
Çoğu hasta tüm diğer rahatsızlıkları geçtiği halde öksürük şikayetinin kaldığından yakınarak yeniden gelmektedir. Öksürük genizdeki akıntıdan kaynaklandığından geçmesi biraz zaman alabiliyor. Bunun için ayrıca öksürük kesici veya akıntıyı yumuşatan ilaçlar önerilse de Dr. Fatih Hakan ÇAM, bal ve zencefil karışımının ilaçlara göre daha faydalı olacağı kanısında.
Tedaviye ek özel karışım bitki çayları (Nane Limon, Ihlamur, Adaçayı, Ekinezya, Kuşburnu…) ve meyve takviyeleri hem vitamin – mineral desteği sağlayacak, hem boğaz bölgesindeki inflamasyonu bastıracak, hem akıntıyı hissetmenizi azaltacak hem de sıvı açığınızı kapamanıza ve direncinizin artmasına yardımcı olacaktır.
Viral hastalıkların genelinde, tek başına medikal tedavi direk hastalığı iyileştirmede yetersiz kalabilir. Hastaya faydalı olacağı düşünülen her türlü takviye ile çok yönlü bir tedavi şekli hastanın bir an önce iyileşmesini sağlayacaktır. Doktor, hastasının durumuna, yaşadığı yere, yaşam koşullarına ve mevcut şikayetlerine göre en doğru tedavi yöntemini çizebilmelidir.
www.saglikdanisma.net