Sanırım durumum ve şimdi yazacaklarım ben ve benim gibi yüzlerce kadının yüreğinde bir yere dokunacak ve belki de kocaman bir ahh çekecekler…
34 yaşındayım. 2011 yılında evlendim. Esimi gerçekten çok seviyorum, onun da beni sevdiğini biliyorum. Evlendiğimizde aklımda hiç çocuk sahibi olmak yoktu. Hatta uzun yıllar düşünmem bile demiştim. Yalnız bu düşüncem sadece birkaç ay sürdü. Hani hemen olacak zannediyordum. Bir ay, iki ay, üç ay… 1 yıl… Neden olmuyordu? Doktora mi gitmeliydim? Bende polikistik over sendromu mu vardı? Prolaktinim mi yüksekti acaba? Tüpler mi tıkalıydı?
Ay bir de evlenene kadar 2 tüpüm, 2 yumurtalığım, hormonlarımın hiçbirinden haberim yoktu. Ve bir doktora gittim, hormon tahlili yapıldı, normal dediler, vitamin verip yolladılar. Derken 1,5 yıl geçti, yine yok.
Eşim gitti doktora, şükür sorun yoktu. “Haydi sana bakalım, rahim filmi çekelim” dediler. Canım çok tatlıdır. O kadar zor çektirdim ki anlatamam. Ama sorun yoktu. “Üç ay dene” dediler. Üç ay sonra belimde ağrılar olmaya başladı. Yine gittim, “miyom var ameliyat” dendi. 2013 Ağustos ayında ameliyat oldum. Kapalı ameliyat da değildi. “Altı ay sonra gel” dediler, yine gittik doktorum “ilaç verelim, sen hamile kalırsın” dedi. Dört ay ilaç kullandım. Yine yok. Gittim, “iğne verelim, yumurta ölçümü yapalım” dedi. Dört ay iğne ile denedik. Yine yok.
2015 ocak ayı “Artık aşılama yapalım” dedi. Kesin olacak deyip aşılamadan 14 gün sonra test yaptım, yine yok. “Birkaç ay ilaç kullanalım, tüp bebek yapalım” dedi. 2015 yazında tüp bebek denedik. Transfer sonrası ağrılarım oldu, korkuyordum negatif diye ama bu sırada inancım da yüksek. 11 gün sonra sabah eşim uyurken test yaptım. O da ne? “POZİTİF” Arkasından dijital test yaptım, “not pregnant” yazıyordu. Meğer hassasiyeti düşük değilmiş. Öğleden sonra eczaneden kutu kutu test aldım, yaptım, pozitif. Bir daha yaptım, pozitif. Allahım hamileydim.
Ertesi gün kan testi yaptırdım. 23 çıktı, doktor “düşük dedi, “30 saat sonra tekrarla 30 olursa tamam.” Ertesi gün 30 çıktı, 3 gün sonra 72, sonra 181, 551, 1500… Katlandı gitti. Elimi karnıma koydum, “hoşgeldin kızım” dedim. Malum oldu herhalde kız bu diyordum.
Yedi haftalıkken kontrole çağırdı, ama maalesef kalp atışı yoktu. Düşük tehlikem de vardı. Hastaneye yattım. Serum veriyorlardı bana. “Neden serum veriyorsunuz” dedim birinde. “Sana değil, bebeğe” dediler. Nasıl sevindim o gün anlatamam. 7+2 de kalp atışı başlamıştı kızımın ama ritim bozukluğu vardı, düşüktü. Haftalarca kontrole gittik, düzelme olmadı ve ne yazık ki kürtaj oldum.
Sonrası kendime gelemedim, yürüyemedim, konuşamadım. Hep sustum, hep ağladım. Genetik sonucu çıktı bebeğimin cinsiyeti kız, kromozomları normalmiş. Bende pıhtılaşma varmış…
Arkasından 1 yıl sonra ikinci tüp bebek tedavimde transfer aşamasına gelemeden iptal oldu tedavimiz. O günden beri halen beklerim bir gün olacak diye ama Allah nasip etmedi.
Çocuklarınızın kıymetini bilin, onları çokça sevin. Ben o cennet kokusuna hasretim. Rabbim sizin evlatlarınızı size bağışlasın…
Ah, ne diyeyim. En kısa sürede, sağlıklı bir şekilde kucağınıza alırsınız inşallah minin lokumunuzu… E-posta geldiğinde okurken, blog için düzenlerken aklıma kendi zorunlu (düşük nedeniyle) kürtajım geldi. Yazmıştım… Daha da etkilendim. Yazdığınız her satırı tek tek okudum. İsteyen herkesin evladını kucaklaması dileğiyle… Benim ümidim tam. Gerekli tedaviden sonra alacaksınız kucağınıza. Hatta burada da yazacağız doğum hikayenizi.
Görsel http://musefloweretreat.com/blog/how-to-enjoy-down-time-during-retreats-1 adresinden alınmıştır.
Merhaba ayni seyleri hemen hemen yasamis biri olarak asla pes etme ve gelecegini hep umut et lutfen bende pihtilasma sorunu yoktu ama dr onlem amacli kan sulandirici igne kullandi bana ki pihtilasma sorunu olanlarda kullaniyo lutfen ama lutfen umudunu kaybetme sevgiler