Beni yakından tanıyanlar iyi bilir. Anne olmadan önce iş odaklıydım. Hiçbir zaman ev odaklı biri olmadım. Evlenirken tüm evin mobilyalarını seçmem toplam 1 saat sürdü, beyaz eşyaları tek bir mağazadan aldık. Hiçbir şeyi detaylı incelemedim. Ancak şimdi durum o kadar farklı ki.
Birincisi, evden çalışan bir anne olarak her şey gözüme batıyor. İkincisi de hijyen hiçbir zaman olmadığı kadar ön planda. Özellikle de tozlar. En büyük derdim o. Kentsel dönüşüm nedeniyle çevremizdeki apartmanlar bir bir yıkılıyor. Ortalık şantiye gibi. Bizim apartmanımız da yeniden yapıldı. Yerden ısıtmalı olduğu için halı koymadım. Şimdi de yerden ısıtma nedeniyle topak haline gelen tozlarla mücadele ediyorum.
Ve kendime de inanamadığım gibi elektrik süpürgemle yeni tanıştım. Özelliklerini yeni öğreniyorum. Eskiden evde olmadığım için, bu kadar toz olmadığı için böyle her gün süpürmezdim ki. Şimdi bir gün atlasam ev sanki 10 gündür hayat yokmuş gibi görünüyor. Camlar açık. Ortalık toz duman. Durum berbat. Yani birimizde alerji olsa, bittik. Var gerçi de bizdeki bahar alerjisi. Toz ile ilgili alerjik durumumuz olsa, burada yaşamamız mümkün değil. Tozun yanı sıra bitmek bilmeyen inşaat sesini de eklemeliyim. İşte bu yüzden her fırsatta kendimi sokağa atıyorum ya.
Alerji dendiğinde tüm annelerin saçları diken diken oluyor değil mi? Biz de her bahar alerji ilaçları kullanan aile olarak, benimkiler de havada. Dyson’dan aldığım bilgiye göre son 5 yıl içinde yapılan araştırmalarda Türkiye’de hemen hemen her 4 çocuktan birinin alerjik hastalığa sahip olduğu ortaya çıkmış. Bu, ne kadar yüksek bir oran değil mi? Asıl digger bilgilere bir bakın:
İnsanlar, her gün 2-3 gram kadar deri pulu döküyormuş. Bu, haftada bir paket cips kadar ediyor! Aynı zamanda bunlar evimizdeki toz kenelerinin besinleri imiş.
vimizin bir metrekaresinde 1000 kadar toz akarı (mite), yaşarmış. Ve bunlar sadece halımızda değil, yatak ve mobilya döşemelerimizde, hatta perdelerimizde imiş.
Çoğu zaman gözle görülemeyecek kadar küçük olan bu parçacıkların bir araya gelmesi alerjiye neden oluyor. Ancak mikroskop altında görülebilecek kadar küçük olan ev tozu akarları, alerjiye duyarlı kişilerde hapşırma, öksürme ve burun akıntısına sebep olurken, özellikle çocuklarda yaşamı tehlikeye atan astım krizlerini tetikleyebilir.
İşte bu nedenle de Dyson, Dyson Cinetic™ DC52 ve Dyson DC62 Digital Slim modellerini üretmiş.
Elektrikli süpürgesiyle alışılagelmiş makinelerden farklı bir vizyonla üretilen Dyson Cinetic™ DC52 ile sadece alerjiye karşı korunmuş olmayacaksınız, aynı zamanda toz torbası ve filtre bakım derdiniz de ortadan kalkacak. Dyson DC62 Digital Slim ile sadece alerjiyi değil, dolaşan kabloları ve hantal süpürgeleri unutturuyor.
Evet, belki fiyatı diğer markalara gore daha fazla, ancak sadece bir kez alacağımızı ve uzuuunnn yıllar kullanacağımızı düşünürsek, beni çok çekiyor. Çünkü Dyson’ın bu modelleri ile en ince tozlar bile ortadan kalkıyor. Ayrıca süpürgenin kendisi de çok yer kaplamadığı için benim için ekstra cazip. Bunun nedeni de işte bu yazıda. Şimdi sıra Arkın’ı ikna etmekte… Burada teknik bilgilerle zamanınızı almak istemiyorum. İnternette model adını yazınca hepsine ve hatta fiyat bilgisine de ulaşabilirsiniz.
Almanyada saturn mağazasında bazı haftasonları TR nin yarı fiyatına alınabiliyor. Kendiniz alamıyorsanız bile bir yakınınıza aldırabilirsiniz. Taşıması da zahmetli değil boyutlarından dolayı. Tütkiyeden 1000 tl ve üzeri hiç bir teknolojik ürün almayan biri olarak tavsiyemdir.
Bende bu ürünü kullanıyorum ve inanılmaz memnunum. eşim kendisi almak istedi gör bek çok rahat edeceksin dedi gerçekten çok güzel. kullanımı ve temizliği çok kolay herkeze tavsiye ediyorum. Ayda bir bir abla var sağolsun yardıma geliyor ama o bile şaşırdı hiç evde toz yok diyor. 🙂
Offf cidden bazen kadın olmak yoruyor beni. Keşke Arkın gibi olsam. En ufak bir sorunda 10 sene önceyi hatırlatmaya başladım. Anneme söylüyordum, ben yapıyorum...
Gecenin bir yarısı, zaten zor uykuya dalıyorum; hoooppp “uyan”… Biliyorsunuz, geceleri uyumakla ilgili sıkıntılarım var. Ne kadar yorgun olsam da o gözleri kapatamıyorum. Sürekli...
Yıl 1999, 21 yaşındayım. Sabah Gazetesi’nin Bayan Sabah ekinde köşe yazıyorum. Sunulan fırsata bakar mısınız? (Gerçi herkese sunulmuyordu, kendimi de ezmeyeyim şimdi burada…) Aylarca...
Bu o kadar soruluyor ki, ben de böyle yazarak anlatmak istedim. Zaman ayırıp okursanız çok sevinirim. Benim için değil, çocuğunuz – çocuklarınız için. Yine...
Almanyada saturn mağazasında bazı haftasonları TR nin yarı fiyatına alınabiliyor. Kendiniz alamıyorsanız bile bir yakınınıza aldırabilirsiniz. Taşıması da zahmetli değil boyutlarından dolayı. Tütkiyeden 1000 tl ve üzeri hiç bir teknolojik ürün almayan biri olarak tavsiyemdir.
Bende bu ürünü kullanıyorum ve inanılmaz memnunum. eşim kendisi almak istedi gör bek çok rahat edeceksin dedi gerçekten çok güzel. kullanımı ve temizliği çok kolay herkeze tavsiye ediyorum. Ayda bir bir abla var sağolsun yardıma geliyor ama o bile şaşırdı hiç evde toz yok diyor. 🙂