Keşke psikolog olsam. Keşke desem ki size “Kendiniz için bir şey yapın.” Keşke diyebilsem ki “Kimseyi umursamayın.” Keşke şunu yapabilsem “Aman kapatın kulaklarınızı…” Diyemiyorum....
Cimcirik & Ben
Cimrirkle maceralarımız, bol bol iç dökme…
Şimdi… Hep Arkın’ı yazıyorum. Yok mühendis şöyle, yok Kova burcu böyle. E çuvaldızı kendime batırmanın zamanı geldi. Evet, hareketliyim. Girdiğim ortamlara 30 saniyede uyum...
Ne demişti geçen yıl terapistim? Çok geç kopmuşum ergenlikten. Yani hem büyümüşüm hem büyüdüğümü zor kabullenmişim. Anne olduktan sonra daha çabuk ilerledi her şey...
Defalarca söylediğim gibi birkaç yıl önceye kadar ev işi ve ben iki ayrı uçtaydık. Sabah evden çıkıp akşam geç saatte gelen biri olarak...
Birkaç yabancı site var bakmaktan keyif aldığım. Dün gece dolanırken aslında uzun zamandır orada duran ama daha önce fark etmediğim bir yazıya rastladım. Başlığı...
Geçen hafta Uzman Psikolog Y. Altuncu’dan yazılar geleceğini söylemiştim. Hatta ilk konumuz Müdahaleci Bir Eşle Başetmenin Yolları idi. İşte şimdi de bir evlilik hikayesini...
Sizi bilmiyorum ama ben uzun zamandır kendimi her konuda motive etmeye çalışıyorum. Gerek iş gerek özel hayat. Hani bir kere bıraksam dibe gidecekmiş gibi...
Canlı yayınlardan korkar oldum. “Sosyal medya bizi yalnızlaştırıyor mu?” diye düşünüyorum ne zamandır… Şimdi azıcık kendime batırayım çuvaldızı. Umarım canımı çok acıtmam!
Son zamanlarda bana en çok bu iki konuda mesaj geliyor. Okul seçimi Evlilik
Aaa, bunu duymamış mıydınız? Böyle bir sendrom var, zaman zaman bütün annelerin kendini içinde bulduğu…
Hep kendimi eleştiriyordum. “Yok ben çok şey bekliyorum” diyordum da bugün vazgeçtim. Kendimi eleştirmeyeceğim. Çok şey değil beklediğim, normali bu.